27 Nisan 2008 Pazar

Şirin ilçelerimizden

Tam onbir yıldır giderim Gölpazarına.Gölpazarı şirin,küçük bir kasabadır.Anadolu insanının arılığını taşır halkı yüreğinde,misafirperver ve üretken halkı marmara insanının görgü,kültür ve eğitimine sahiptir.Kendine has gelenek ve göreneklerine sıkı sıkıya bağlanmış yaşamlarında asla yeniliklerdende uzak kalmamış kendilerini en büyük iller çerçevesinde yetiştirmiş muhteşem insanlardır.Kiraz diyarıdır gölpazarımız kiraz festivallerinin se tadına doyulmaz en az kirazları kadar.yıllar boyunca halkı ipekböcekçiliğiyle uğraşmış şimdilerdeyse oldukça az bu durum daha çok tarıma ağırlık vermiş halkı.anlatmayla bitmeyecek birçok güzel yanı daha var fakat ben beni üzen bir şeyden bahsetmek istiyorum Gölpazarıyla ilgili.Gölpazarı hariç Bileciğin tüm ilçeleri doğal yapılarını koruyabiliyorlar.Korumak için bütçeler bulunuyor Avrupa birliği projeleri ile kaynak sağlıyorlar.Tamamlanmayan yollardaki mıcırlar nedeniyle meydana gelen can kayıplı kazalar,kaldırımların yok edilmesi ve daraltıymasıyla birlikte insanların yolda risk içinde yürümesi ve ağaç katliamı.Son gidişimde beni üzen hadiselerdi gölpazarı anektodumda.
Bunun dışında herzamanki istikametimizin aksine Taraklı yolu üzerinden gitmememiz yıllardır merak ettiğim ama görme fırsatı bulamadığım taraklı evlerini görme şansı verdi bana.Yanımda ne yazık ki fotograf makinem yoktu o esnada bu nedenle cep telefonumun fotograf çekme özelliğinden faydalandım bu güzellikleri kafamda ölümsüzleştirmek için çok net olmasalarda sizlerle paylaşmak istiyorum .Ben muhteşem huzur buldum o evlerin görüntülerinde sonsuz dinlendirici bir hal vardı güzellikleriyse keza...Eminim sizlerde beğeniceksiniz yolunuz düşmesede siz düşürün derim Taraklı ya çok yakınınızdaki turizm kasabasını yabancı turistlerden önce keşfetmek gerekli bence...

Hiç yorum yok: